Köprülü Kanyon, Beşkonak bölgesinde, Toros dağlarının eteklerinde dünyayı ağırlayan bir doğal güzelliktir. Park içindeki nehir, 14 km. uzunluğunda, yer yer 400 m. yükseklikte, dik duvarlı bir kanyon şeklindedir. Kanyonun Roma döneminde yapılan 2 tane tarihi köprüsü bulunmaktadır. Küçüğü asıl usta tarafından, kemerli büyük köprü ise ustanın kalfası tarafından inşa edilmiştir. Köprülü Kanyon ismini de bu köprülerden almıştır. Medeniyetleri birbirine bağlayan bu köprüler yüzyıllardır ayakta kalmayı başarabilmişler. Zamanında ipek ve baharat yolu olarak kullanılmış olsalar da, şimdilerde tarihin tozlu sayfalarının birer izi gibiler.
Rafting yapmak isteyenlerin uğrak yeri olan Kanyon’da çam, servi, sedir ve çok sayıda yapraklı ağaç bulunması bölgenin güzelliğine güzellik katmaktadır. Roma döneminden günümüze kadar gelen bu tarihi kalıntılar ve tabiat, iç içe geçmiş olağan üstü bir güzellikle sizleri karşılıyor.
Beşkonak bölgesi, Altınkaya köyü sınırında bulunan Selge antik kenti tarihin önemli kentlerindendir. Köprülü kanyondan geçen yol üzerinde bulunan bu antik kent doğal güzellik bakımından çok zengin bir görselliğe sahiptir.
Kentten, Lidya, Pers, İskender, ve Roma gibi büyük medeniyetler geçmiştir. Kentin kurucusu, antik yazarlardan Strabon’a göre ‘Spartalı’ Khalkas’tır. Ayrıca Selge, madeni para basan ilk Pisidia şehridir. Selgenin en önemli tarihi kalıntısı yamaca oturtulmuş tiyatrodur. Tiyatro yaklaşık 10 000 seyirciyi alabilecek kapasiteye sahip klasik Roma tiyatrosudur. Diğer dikkat çeken kalıntı ise, batıda en yüksek tepede bulunan, Artemis’e ait olduğu düşünülen tapınak kalıntılarıdır. Tepenin arkasında ise bir sarnıç bulunmaktadır.